loader

Lütfen bekleyin..

Hayatımızda Bir Dönüm Noktası: Meslek Seçimi

Meslek seçimi, insan hayatındaki en önemli dönüm noktalarından birisi ve bu konu hakkında söylenen çok şey var. Bu kadar çok bilgi arasında araştırma yapmak oldukça vakit harcanması gereken bir çalışma. Bunun yanında elbette herkesin başarmak istediği şey, nitelikli ve güvenilir olan bilgi kaynaklarına ulaşmak.

Bu kadar çok bilgi arasında araştırma yapmak oldukça vakit harcanması gereken bir çalışma. Bunun yanında elbette herkesin başarmak istediği şey, nitelikli ve güvenilir olan bilgi kaynaklarına ulaşmak.

Biz sizin için bu araştırmayı yaptık ve meslek seçimi konusuna bilimsel bir bakış açısı getirdik. Bu konuda oldukça kapsamlı ve dikkat çekici bir çalışma olan, Çakır (2004) tarafından yapılan ve Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi’nde yayınlanmış olan bir araştırmada, meslek seçiminde kararsızlıkların oluşmasında 5 faktörden bahsediliyor.

İçsel Çatışmalar

Kendinle barışık olma durumu, alınan tüm kararlarda önemli bir nokta olduğu gibi kesinlikle meslek seçiminde de çok çok önemli. Bireyin iç dünyasında fırtınalı bir atmosfer olması, duygu ve düşüncelerinin oradan oraya savrulması anlamına gelecektir. İçimizdeki çocukla diyaloğa geçmeli, iç denetim odağımız olan içimizdeki anne-baba ile neşe ve coşkumuzun kaynağı olan içimizdeki çocuk arasında bir uzlaşma sağlamalıyız. Bu konu üzerine kapsamlı bir esere ulaşmak isterseniz, Doğan Cüceloğlu’nun “İçimizdeki Çocuk” isimli kitabını okuyabilirsiniz.

Kendini Yeterince Tanımama

Çocukluğunuzun geçtiği ve doğup yetiştiğiniz yerde, size bir yerin adresini tarif etmelerini isteseler hemen söylersiniz değil mi? Bunun bize bu kadar kolay gelmesi, elbette orayı çok iyi tanımamızdan kaynaklanıyor. Kendini yeterince tanımayan bireyler için önemli bir karar vermek, onlar için adeta bir işkencedir. Kendi ilgi ve yeteneklerini bilmeyen, kendisi üzerinde hiç derince düşünmemiş bir kişi, onun için neyin iyi olduğuna karar vermekte oldukça zorlanır. Ayrıca kendi duygularını ve düşüncelerini tanımadan, aslında neler hissettiğini ve hangi düşüncelerin zihninde dolaştığını tam olarak anlayamadan karar vermeye çalışmak, sürekli git-gellerin yaşandığı bir sürece dönüşecektir.

Meslek ve Alan Bilgisi Eksikliği

Meslek seçiminden önce, kendimize uygun olarak gördüğümüz meslekleri belirleyerek bir liste oluşturalım. Sırasıyla bu meslekler hakkından detaylı bilgiler elde edinelim. Bilgi edinmek için sadece internetten yaptığımız araştırmalarla yetinmeyip, bu mesleği yapan kişilerle direkt olarak irtibata geçelim. Eğer o mesleği yapan birden fazla kişiyle görüşürsek daha sağlıklı bilgiler edinebiliriz. Sizin onunla konuştuğunuz zamanlarda zorlu günler geçiren bir kişinin, size olumsuz şeyler söylemesi mümkün olduğu gibi işini çok seven birinin de, size işinin olumsuz yönlerinden bahsetmeyi unutması oldukça olası bir durumdur. Bu şekilde kapsamlı bir araştırma yaptıktan sonra, araştırma süreci tamamlanan mesleğin yanına bir tik koyalım. Tüm liste tiklerle dolduğu zaman artık karar verme sürecine geçebiliriz.

Meslek Seçimine İlişkin Akılcı Olmayan İnançlar

Meslek seçiminde başkalarından fikir almanız elbette önemli. Biliyoruz ki akıl akıldan üstündür. Fakat bu süreç içerisinden akılcı olmayan, aşırı genelleyici ve bir yaşantıya dayalı olmayan mesnetsiz yaklaşımlara karşı temkinli olalım. Örneğin; tüm avukatlar yalancıdır, ticaretle uğraşanlar paragöz ve sevgisiz insanlar olur, öğretmenlik orta seviyede insanların mesleğidir gibi akılcı olmayan genellemeler ve mesnetsiz bilgiler, sağlıklı karar vermenin önünde bir engel olarak kendini gösterecektir. Ailesinde ve yakınındaki bireyler, genellikle devlet memuru olarak görev yapmakta olan bir kişinin, en doğru seçimin memur olmak olduğunu düşünmesi ve böyle bir inanç geliştirmesi mümkündür, fakat onun bu seçimle mutlu olacağının bir garantisi yoktur.

Dışsal Çatışmalar

Meslek seçiminde yakın aile bireylerinin istekleriyle kendi tercihleri örtüşmeyen kişiler için bu durum, onların karşına oldukça büyük bir zorluk olarak çıkmaktadır. Bu kişiler, kendisine yapılan tavsiyeleri bir müdahale olarak algılama yerine iyi niyetli, yardımcı olma çabaları olarak görmeli ve tavsiyeleri enine boyuna değerlendirmelidir. Kendisine uygun görmediği meslekler için de, o mesleği niçin uygun görmediğini ifade etmeli, kendisi için düşünerek zaman harcayan, yakın aile bireylerinin emeğine bu şekilde saygı göstermelidir. Tabi ki de ebeveynlerin bilinçli ve sorumlu davranışlar sergilemediği bazı durumların da yaşanması mümkün. Böyle durumlarda sakin bir şekilde konuşarak, anlaşmazlıklar çözümlenmeye çalışmalı ve gerekirse bu konu için bir uzmana başvurmalı.

Mehmet Uğur Kutluer

Paylaş: